Bitkide yeterli büyüme ve gelişmenin sağlanması için bitki beslenmesinde gerekli olan elementleri içeren doğal veya yapay maddeye gübre denir.
Bitkilerde metabolik olaylarda kullanılan besin elementleri madde döngüleri sayesinde toprakta her zaman bulunur. Erozyon, yanlış sulama vb. nedenlerle topraktaki besin elementlerinin miktarı azalabilir. Bunların toprağa yeniden kazandırılması gübrelemeyle olur.
Bitkilerde, topraktan besin elementlerini alabilmeleri için nodül, mikoriza gibi özelleşmiş yapılar bulunur. Bezelye, fasulye, yer fıstığı, soya fasulyesi, yonca vb, bazı bitkilerle toprakta bulunan azot bağlayıcı bakteriler (Rhizobium) arasında ortak yaşam görülür. Azot bağlayan bakterilerin bitkinin kök hücrelerine girmesiyle kökte nodül olarak adlandırılan yumrular oluşur. Nodüldeki bakteriler ortamdaki azotu bağlayarak amino asit ve protein sentezine katkıda bulunur.
Bitkilerin çoğu, topraktan su ve minerallerin emilmesi sırasında mantarlarla iş birliği yapar. Canlı bitki kökleri ile mantar hifleri arasındaki bu mutualist birliğe mikoriza denir. Kökler yalnızca uygun mantar türleriyle mikorizayı oluşturur. Mantar hifleri; su ve minerallerin, özellikle fosfatın emilmesi için bitkiye geniş bir yüzey sağlarken aynı zamanda bitkinin fotosentez ürünlerinden yararlanır. Hemen hemen bütün damarlı bitkilerde mikoriza bulunur. Bu bitkiler doğada daha iyi rekabet eder, daha iyi gelişir ve bol ürün verir.
Bitki Büyümesinde Rol Oynayan Faktörler: Çok hücrelilerin büyüme ve gelişmesi, hücre çoğalmasını ve hücrelerin büyümesini gerektirir. Yeni oluşan hücrelerin büyümesinden sonra farklılık gerçekleşir. Farklılık sonucu dokular ve organlar meydana gelir. Büyüme ve gelişme genler tarafından kontrol edilir; buna çevresel ve hormonal faktörler de etki etmektedir.
Çevresel Faktörler: Bitkinin çimlenmesinde ve büyümesinde çevresel faktörlerin rolü büyüktür. Bitki büyümesine etki eden çevresel faktörler; sıcaklık, ışık, su, toprak, atmosferdeki gazlar ve yer çekimidir.
Sıcaklık: Bitki büyümesinde etkili olan fotosentez ve solunum gibi olaylarda sıcaklık önemli bir faktördür. Belirli bir düzeye kadar sıcaklık büyümeyi hızlandırır. Aşırı sıcaklık bitkide terlemeyle fazla su kaybına, dolayısıyla kurumaya neden olur. Yüksek veya düşük sıcaklık bitki metabolizmasının bozulmasına neden olur.
Işık: Işık, bitkilerde fotosentez, klorofil sentezi, stomanın açılması, terleme gibi fizyolojik olaylar için gereklidir. Güneş ışınlarındaki farklı dalga boyları fotosentez hızına etki etmektedir. Yeşil dalga boyunda fotosentez düşük seviyede gerçekleşirken kırmızı ve mor dalga boyundaki ışıklarda yüksek seviyede gerçekleştiği yapılan deneylerle kanıtlanmıştır. Ayrıca ultraviyole ve kısa dalga boylu ışınların bitkilere zarar verdiği de görülmüştür.
Su: Bitkilerin normal büyüme ve gelişmeleri için belirli miktarda su ve neme gereksinimleri vardır. Bitkilerde su; yapıya turgor basıncıyla destek sağlama, hücreler arası madde taşınmasına yardımcı olma, sıcaklığı düzenleme gibi işlevlerinin yanında fotosentez için de gereklidir.
Toprak: Bütün canlılar yaşamlarını sürdürebilmek için doğrudan veya dolaylı olarak toprağa bağımlıdır. Toprağın yapısı, içerdiği maddeler, pH değeri bitkinin büyüme ve gelişmesinde etkilidir.
Atmosferdeki Gazlar: Oksijen, karbon dioksit, kükürt dioksit, azot, su buhar’ vb. gazlar atmosferin bileşiminde belirli oranlarda bulunur. Bitkinin bulunduğu ortamda bu oranın artması ya da azalması bitkinin büyüme ve gelişimini olumsuz yönde etkiler. Atmosferde kirletici gazların miktarının artması yaprakların sararmasına ve çürümesine neden olmaktadır.
Yer çekimi: Yer çekimi oksin, giberellin vb. hormonların bitkideki dağılımını etkiler. Bitki kökünün toprak içine doğru; gövdesinin ise aksi yönde büyümesinde etkilidir.
Bitkisel Hormonlar: Bitkilerde sinir sistemi yoktur. Bunun için düzenleme işi bitki hormonları ile yapılır. Bitki hormonları kök ve gövdenin uç meristemlerinde, büyümekte olan genç yapraklarda ya da tohum ve meyve gibi, bitkinin aktif olarak büyüyen kısımlarında üretilir. Bu hormonlar üretildikleri özelleşmiş dokulardan salgılandıktan sonra bitkinin diğer kısımlarına genellikle bitkinin taşıma sisteminde taşınır. Bitkisel hormonlar beş çeşittir. Bunlardan oksin, sitokinin ve giberellin büyüme yönünde etkinlik gösterirken, etilen büyümeyi durdurucu yönde etkili olur.